Serdal Adalı TFF’ye İstifa Çağrısı: ‘Ezeli Rakiplerin Oyuncağı!’

Beşiktaş Başkanı Serdal Adalı, Galatasaray derbisi için yapılan hakem atamasına tepki gösterdi ve TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’na istifa çağrısı yaptı.

Beşiktaş Başkanı Serdal Adalı, Galatasaray maçı için hakem Yasin Kol’un atanmasının ardından, önemli açıklamalarda bulundu. Adalı, bu atamanın adil olup olmadığını sorgularken, futbol dünyasında hakemlerin tarafsız olması gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca, hakem hatalarının maç sonucunu etkileyebileceğine de dikkat çekti. Taraftarların endişelerini anladığını belirten Adalı, “Futbol, sadece bir oyun değil; aynı zamanda tutku ve haksızlıklara karşı durma mücadelesidir,” dedi. Bu bağlamda, herkesin adil bir mücadele beklediğini vurguladı.

Bu hafta sonu evimizde Galatasaray ile karşı karşıya geleceğiz. Bu önemli maç için daha öncesinde bir yabancı hakem talep ettik. Neden mi? Çünkü Galatasaray-Fenerbahçe karşılaşmasında Vincic’in görevlendirilmesi, bazı tartışmalara yol açtı. Ülkemizde yabancı hakemlerin derbileri yönetmesi söz konusu olduğunda, tüm maçları eşit bir şekilde yönetmeleri gerektiği kanaatindeyiz. Adaletin ve eşitliğin sağlanabilmesi, ancak bu şekilde mümkün olacaktır.

O gün, Türk hakemlerinin derbi yönetme konusundaki yetkinlikleri sorgulanmış oldu. Eyüpspor maçının ardından, Türk futbolunun geleceği hakkında umut verici bir gelişme yaşanmadığını ifade etmiştim. O günden bu yana, yaptığımız açıklamalarda bu endişeleri dile getiriyoruz. Özellikle derbi maçlarda, aynı hakemin görev alması gerektiğini vurguladık. Herkes için daha adil bir oyun ortamı yaratmak dileğimiz.

Adalet çağrımız, maalesef umduğumuz gibi sonuçlanmamıştır. Yerli hakem atama kararıyla, TFF aslında ezeli rakiplerimize hizmet ettiğini açıkça göstermiştir. Federasyon Başkanı ve diğer yetkililerin, Türk hakemleri üzerinde güven kaybı yaratma çabaları kabul edilemez. Biz, güven için başkalarından tavsiye alacak bir camia değiliz; kendi değerlerimize sahip çıkmalıyız.

Türk futbolunda yaşanan bu olaylar, artık tahammül edilemeyecek bir noktaya ulaştı. Hakemleri soyunma odasına kilitleyip tehdit eden kişilerin, camia üzerindeki etkisi asla kabul edilemez. TFF’nin mevcut durumu, adaletin ve eşitliğin temel ilkeleriyle çelişiyor. Geçmişteki başkanla neredeyse hiçbir farkı olmayan birinin tekrar göreve gelmesi, bize neyi göstermektedir? Anlaşılan o ki, futbolumuz maalesef aynı sorunlarla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.

Bu yüzden, eğer biraz onur ve gurur taşıyorlarsa, yönetim kurulundaki isimler de istifalarını sunmalıdır. Bu yapı içerisinde yer almak istemeyecek birçok değerli insan olduğuna inanıyorum. Futbolu ve onun getirdiği değerleri korumak adına, değişim şart!

Türk futbolunda derbi heyecanı, her zaman kendine özgü bir atmosfer yaratır. Ancak, bu yıl hiç beklenmedik bir durum yaşandı; yabancı hakemler atandı. Bu gelişme, futbol camiasında büyük yankı uyandırdı. Ne yazık ki, MHK (Merkez Hakem Kurulu) bu duruma karşı etkili bir tepki veremedi. TFF (Türkiye Futbol Federasyonu), kendi hakemlerini yetersiz bulup yabancı hakemlerle maçları yönetme kararı alarak, adeta bir mesaj vermiş oldu. Bu durum, birçok hakem ve futbolcu için moral bozucu bir gerçeklik olarak öne çıkıyor.

Onlarca yıllık tecrübeye sahip olan yerli hakemler, en kritik maçlarda dahi görev alabiliyorlardı. Şimdi ise, olağanüstü bir güven kaybıyla karşı karşıya kalmış durumdalar. Biz, yalnızca adalet talep ediyoruz; imtiyaz veya ayrıcalık peşinde değiliz. Tüm beklentimiz, hakemlerin güvenilir bir şekilde görevlerini yerine getirmesi ve spora olan inancımızın sarsılmamasıdır.

Galatasaray derbisi için yabancı hakem talep etmemizin sonucunu, Zorbay Küçük’ün Gaziantep maçındaki skandalı ile ödüyoruz. Uzun yıllar boyunca, en çok acı çeken taraf olmamıza rağmen, Türk hakemlerimizi savunduk. Eğer durum buysa, artık dilimizi değiştirmek zorundayız. Bu kirli futbol düzeninde, camiamızın menfaatlerini korumak bizim görevimiz. Unutmayalım ki, adalet arayışımızda yalnız değiliz.

TFF’nin sorumluluğu, yaşanan hataların başlıca kaynağıdır. Alanya’daki derbi maçında, Beşiktaş’ı doğru düzgün yönetmeyen, İngilizce bilmeyen ve FIFA kokartı taşımayan bir hakemin görevde olması, durumu daha da içler acısı hale getiriyor. Artık, TFF Başkanı’nın derbiyi bizzat yönetse bile, hakemin kim olduğu umurumuzda değil. Bugünden itibaren TFF, geçerliliğini yitirmiştir. Maçın sonucunu etkileyebilecek her detay, hatalı bir taç atışı ya da yanlış bir karar, dikkatle izlenmektedir. Oyuncuların sahada sergilediği her hareket de bizim gözlemimiz altında. Bu süreçte adalet isteğimiz asla azalmayacak.

“Galatasaray camiasının bu mantıksız durum karşısında sessiz kalmayacağına inanıyorum. Aksi takdirde, federasyonla aralarındaki ilişkilerinin derinleştiğini düşünmekten alı koyamam kendimi. Temennim ve umudum o ki, derbide zafer, Beşiktaş’ımızın olacaktır. Saygılarımla.”

“Protestolarımız farklı bir biçimde gerçekleşecek. Bu federasyon, her saniye bizden tepki bekleyecek. Ceyhun Bey istifasını sundu; keşke orada kalsaydı ve ağırlığını koyabilseydi. Duruşunu net bir şekilde ortaya koydu, kendisine teşekkür ediyorum. Bu adaletsizliklerin sorumlusu olan federasyon başkanının, artık bu çatının altından bir an önce ayrılması gerektiğini düşünüyorum.”

2-3 haftadır benzer düşünceler gündeme geliyor. Ancak net bir şekilde söylemek gerekirse, böyle bir işin içinde yer almayı asla düşünmüyoruz. Maç günü geldiğinde sahada tüm gücümüzle mücadele edeceğiz ve galip geleceğiz. Dışarıdan bakıldığında her şey kolay gibi görünüyor; fakat bu takımın hedefleri hala mevcut. Teknik direktörümüz için iyi bir hakemi bulmak çok önemli. Aynı fikirdeyim; içinde bulunduğumuz bu karmaşık ortamda, bu önemli derbiyi yönetebilecek alternatiflerin sayısı oldukça sınırlıydı.

Futbol federasyonu, ne yazık ki son zamanlarda İbrahim Bey’in çiftliği hâline geldi. Yasin Kol hakkında düşündüklerimi açıkça ifade ettim; böyle bir kritik maçı yönetme yeteneğine sahip değil. Kişisel bir önyargı geliştirmek istemem ama bu durum göz önünden kaçamaz. Her hareketini dikkatlice takip edeceğiz. Maçta, yalnızca hakemleri ve rakip takımı izleyen bir ekip oluşturduk. Olayların ne yönde geliştiğini anlık olarak bizlere bildirecekler. Tepkimiz, maç sonunda değil, maçın akışı sırasında belirecek. Gerekirse sosyal medya üzerinden de durumu anlık duyuracağız. Bu maç için gerekli ekibi topladık; ilerideki maçlar için de benzer bir yaklaşım sergileyebiliriz.

“Bize uyan hadiseler değil, asıl önemli olan sahadan çekilmemektir. Bu sefer, bu takım, daha önce hiç olmadığı gibi bir mücadele sergileyecek. Kazanmak için elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Taraftarımızdan tek isteğim, stadyumu doldurmaları ve maç bitene dek tüm güçleriyle yanımızda olmaları. Hepimizin dayanışma içinde olduğu bu anlarda, güvenin ihtiyacımız olduğu bir dönemdesiniz. Teşekkürler!”